❄️ Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Olumsuz Etkileri

eu9zjo. Yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmanın olumlu ve olumsuz yönlerinden üçer tane yazalım. Olumlu Yönler Fosil yakıtlar gibi çevreyi hiç kirletmez ya da çok az kirletir. Enerjisini güneşten aldığı için enerjisi süreklidir. Kırsal alanda da elektrik enerjisini kullanmayı mümkün kılarlar. Olumsuz Yönler Yatırım maliyetleri çok yüksektir. Her yerde üretmek mümkün olmaz. Rüzgarın olmadığı yerde rüzgar, güneşin olmadığı yerde ve zamanda güneş enerjisinden elektrik üretilemez. Bazen canlılara zarar verebilirler. Updated 03 Mart 2016 at 2206 Günümüzde sanayileşmenin ve şehirleşmenin bir sonucu olarak enerjiye olan ihtiyaç her geçen gün artmaktadır. Enerji ihtiyacının artması ile birlikte enerji üretiminde kullanılan tükenilebilir olarak nitelendirilen fosil yakıtların da kaynakları azalmaktadır. Kömür, petrol ve doğal gaz gibi fosil yakıtların kullanılması hem çevreye zarar verir hem de ülke ekonomisine yük getirir. Doğada kendini yenileyememesi nedeniyle fosil yakıtların da tükenmeye başladığı günümüzde ülkeler yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelme durumuna geçmiştir. Isınma, elektrik üretimi, ulaşım ve endüstriyel faaliyetler gibi çok fazla alanda kullanılabilen yenilenebilir enerji kaynakları sayesinde ülke ekonomisinin dışa bağımlılığı azalır, ülke kendi çabasıyla kalkınma olanağına sahip olur. Bu özellikle doğal kaynaklar bakımın zengin olanaklara sahip olan Türkiye için önemli bir kalkınma fırsatıdır. Yenilenebilir Enerji Nedir? Doğada kendini zaman içerisinde yenileyen ve hiç tükenmeyen güneş, rüzgâr, dalga, bitkisel atık gibi doğal kaynakların kullanılması ile üretilen enerjiye yenilenebilir enerji adı verilir. Fosil kaynaklar ozonun delinmesi, küresel ısınma, iklim değişikliği ve doğanın tüketilmesi gibi ciddi zararlara yol açar. Yenilenebilir enerji kaynakları ise düşük maliyetlidir, çevre dostudur, temiz ve yerlidir. Bu yüzden fosil yakıtlara dayalı enerjinin yerini almaya başlamıştır. Gelecek nesillere de doğal mirasın aktarılabilmesi, çevrenin korunması ve ucuza enerji elde edilebilmesi amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmesi bir zorunluluktur. Yenilenebilir enerji kaynağı türleri şöyledir Rüzgâr enerjisi Güneş enerjisi Hidroelektrik enerjisi Jeotermal enerji Dalga enerjisi Biokütle enerjisi Hidrojen enerjisi Türkiye’deki Yenilenebilir Enerji Kaynakları ve Çevreye Olan Etkileri Nelerdir? Fosil yakıtların tükenmeye yüz tuttuğu bilinen bir gerçektir. Özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler yoğun bir enerji üretimine ihtiyaç duymaktadır. Enerji üretiminin artması sayesinde sanayi üretimi ve endüstrileşme de desteklenebilir. Türkiye ihtiyacı olan enerjinin büyük bir kısmını ithalat yolu ile temin etmektedir. Bu durum da cari açığa, ekonomik bağımlılığa ve iktisadı sorunlara yol açmaktadır. Türkiye 36° – 42° güney paraleller ile 26° – 45° doğu meridyenleri arasında yer alan bir konumdadır. Bu sayede dört mevsimi de yaşar. Güneş enerjisi, hidrolik enerji, jeotermal enerji ile rüzgâr enerjisi gibi doğal enerji kaynakları bakımından yüksek bir potansiyele sahiptir. Sahip olunan doğal kaynakların değerlendirilmesi sayesinde hem yeni iş kolları yaratılmış olur hem ülke ekonomisi desteklenir. Söz konusu doğal kaynakların değerlendirilmesi için gerekli yasal mevzuat oluşturulmuştur. Yapılan yatırımların sonucunda yenilenebilir enerji üretiminde önemli ölçüde yol kat edilmiştir. Türkiye’de bulunan yenilenebilir enerji kaynakları ile çevresel etkileri şöyledir Güneş Enerjisi Türkiye’de en çok kullanılan yenilenebilir enerji kaynaklarının başında güneş enerjisi gelir. Türkiye dört mevsimi yaşayan bir ülkedir ve yılın yaklaşık olarak 114 gününde yoğun olarak güneş ışınlarına maruz kalır. Güneş ışınlarının çoğunlukla dik açı ile gelmesi sayesinde bu kaynak kullanılarak enerji üretimi yüksek verimliliğe sahiptir. Bu oldukça yüksek bir rakamdır. Yapılan araştırmalara göre günlük 7,5 saat ve yıllık saat olmak üzere güneşlenme süresi mevcuttur. Türkiye’de 7 adet coğrafi bölge arasında güneş ışınlarına en çok maruz kalan bölge Güney Doğu Anadolu Bölgesi’dir. Bunun ardından Akdeniz Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi gelmektedir. Güneşlenme sürelerinin fazla olması sebebiyle özellikle ve güney ile batı kesimlere pek çok güneş enerjisi santrali kurulmuştur. Güneşten elde edilen elektrik enerjisi hem ısıtmada, sanayide hem de seracılıkta kullanılır. Geniş düzlüklere kurulan güneş panelleri sayesinde elektrik enerjisi depolanır ve kalanı da ihtiyaç duyan bölgelere aktarılır. Güneş enerjisinden en fazla elektrik üretilen ay Haziran iken en düşük seviyede elektrik elde edilen ay ise Aralık’tır. Rüzgâr Enerjisi Bu yenilenebilir enerji türü Türkiye’de güneş enerjisi gibi oldukça yaygın bir kullanım ağına sahiptir. Özellikle Marmara Bölgesi ile İç Anadolu Bölgesi’nde rüzgar enerjisi santralleri sık olarak bulunur. Rüzgâr enerjisinden elektrik üretilebilmesi için denize yakın bulunan geniş düzlüklere ihtiyaç duyulur. Bu özellikteki alanlara kurulan pervaneler sayesinde elektrik enerjisi elde edilir. Türkiye doğu, batı, kuzey ve güney olmak üzere dört yönden de rüzgar almaya açıktır. Bu sayede de yüksek bir potansiyele sahiptir. Rüzgardan daha çok yararlanmak için kurulan santrallerin sayısı arttırılmalıdır. Hidroelektrik Enerjisi Güneş enerjisi gibi hidroelektrik enerjisi de Türkiye’de en çok kurulan yenilenebilir enerji santralleri arasında yer alır. Türkiye coğrafi yapısı gereği hem su kaynakları bakımından zengin hem de engebeli kara yapısına sahiptir. Yüksekten akan su sayesinde elektrik enerjisi üretilebilir. Türkiye’nin pek çok yerinde hidroelektrik santraller ve barajlar bulunur. Zengin su kaynakları ve akarsular sayesinde yoğun bir şekilde elektrik üretimi gerçekleştirilir. Ülkenin elektrik ihtiyacını karşılayan en büyük ikinci enerji kaynağı olarak hidroelektrik santraller kabul edilir. Hidroelektrik enerjisi üretilerek akan su değerlendirilir, üretim faaliyetleri desteklenir, istihdam artar ve enerji ithalatına ayrılan bütçe azalır. Biyokütle Enerjisi Bitkisel ve hayvansal atıkların dönüştürülmesi suretiyle elde edilen enerji çeşididir. Biyokütle enerjisi Türkiye’de daha az kullanılan bir yenilenebilir enerji türüdür. Doğal kaynaklardaki karbon ile azot dengesi kullanılarak biyodizel ve biyogaz gibi yakıtlar üretilir. Türkiye’de ayçiçeğiler dönüştürülerek biyodizel üretilir. Bu bitkiye ek olarak buğday, mısır ve gübrede kullanılır. Ayrıca çöplerin ve tarım gibi diğer atıkların yakılması suretiyle de biyokütle enerjisi üretilmektedir. Biyokütle enerjisi elde edilebilmesi için biyolojik ve kimyasal araştırma geliştirme çalışmalarının yürütülmesi gerekir. Ne yazık ki Türkiye bu alanda henüz tam olarak yetkinleşememiştir. Jeotermal Enerji Çok yönlü olarak kullanılabilen bir yenilenebilir enerji kaynağıdır. Yeraltından çıkan sıcak su ve buhar sayesinde enerji üretilir. Türkiye coğrafi konumunun bir sonucu olarak pek çok fay hattının ortasında yer almaktadır. Depremler ile hareket halinde olan fay hatlarından sızan sıcak su ve su buharı enerji üretiminde kullanılır. En çok Ege Bölgesi ile Marmara Bölgesi jeotermal kaynak yönünden zengindir. Bu bölgeler fay kırıkları sürekli olarak hareket eder. Devamlı olan sıcak su akıntıları sayesinde buharla çalışan araç gereçler, endüstriyel makineler kullanılır, hanenin ısınma ihtiyacı giderilir. Yenilenemez Enerji Kaynaklarının Zararları Yenilenemez enerji kaynakları, büyük oranda çevre kirliliğine yol açar. Benzinli arabaların egzoz dumanları havadaki karbondioksit oranını arttırır. Özellikle büyük şehirlerde hava kirliliğinin yol açtığı birçok kronik hastalık mevcuttur. Yenilenebilir enerji kaynakları nelerdir avantajları ve dezavantajları? Ayrıca yenilenebilir enerji kaynaklarının fosil yakıtlara avantajı, çevreyi kirletmemesi, doğaya ve canlılara dost olmasıdır. Buna karşılık dezavantajları da var. Coğrafi olarak her yerde bol bulunmuyorlar; ayrıca yoğun enerji formları olmamaları nedeniyle geniş alanlardan toplanmak zorundalar. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir? Yenilenebilir enerji kaynaklarının olumlu yönlerine örnekler şu şekildedir Yüksek enerji elde edilebilir. Sürdürülebilir olarak tükenmez. Yenilenebilir enerji kaynakları süreklidirler. Çevreye daha az zarar verirler. Kullanıcı için ekonomiktir. Ülkenin dışa bağımlılığını azaltır. 16 Ağu 2020 Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artmasının önemi nedir? Yenilebilir enerji kaynakları üretimleri esnasında CO2 emisyonlarını kömür, petrol, doğalgaz gibi fosil yakıtlarla karşılaştırıldığında daha az seviyede ürettikleri için çevreye yaptığı olumsuz katkı oldukça düşüktür. Yenilenebilir enerji kaynakları zararlı mı? Fosil kaynaklar ozonun delinmesi, küresel ısınma, iklim değişikliği ve doğanın tüketilmesi gibi ciddi zararlara yol açar. Yenilenebilir enerji kaynakları ise düşük maliyetlidir, çevre dostudur, temiz ve yerlidir. Enerji kaynaklarının zararları nelerdir? Kömür, doğalgaz ve petrol kaynaklı tüm enerji kullanımları, hava kirliliğine yol açan bazı gazların salgılanmasına neden olmaktadır. Aynı şekilde özellikle petrol enerjisi, hava kirliliğinin yanında toprak ve su kirliliğine de neden olur. Yenilenebilir enerji kaynaklarının özellikleri nelerdir? Genellikle temiz enerji olarak adlandırılan yenilenebilir enerji, doğal kaynaklardan veya sürekli yenilenen süreçlerden gelir. Örneğin, güneş ışığının veya rüzgarın kullanılabilirlikleri, zamana ve hava durumuna bağlı olsa bile her zaman güneş parlamaya ve rüzgar esmeye devam eder. Yenilenebilir enerji kaynağı çevreye zarar verir mi? Yenilenebilir enerji kaynaklarından güneş, rüzgar, biyokütle ve su ilk bakışta hiçbir çevre etkileri yokmuş gibi durmaktadırlar. … Bu toksik maddeler havaya, yüzey veya yeraltı sularına karışırsa önemli çevre ve sağlık sorunlarına yol açabilirler. Yenilenebilir enerji kaynaklarının avantajları nelerdir? Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Önemi Nedir? Kısa sürede yerine konulabilen bir enerji kaynağıdır. … Kirliliğe neden olmazlar, diğer yakıtlara oranla daha temiz kaynaklardır. Doğal olarak varlığını sürdürdüğü için alternatif ve tükenmeyen bir enerji kaynağıdır. Yenilenemez enerji kaynaklarının zararları nelerdir maddeler halinde? YENİLENEMEZ ENERJİ KAYNAKLARI ZARARLARI Yenilenemez enerji kaynaklarının zararlarının başında, hava ve su kirliliği gibi çevresel sorunlara yol açmaları gelir. Kömür, doğalgaz ve petrol kaynaklı tüm enerji kullanımları, hava kirliliğine yol açan bazı gazların salgılanmasına neden olmaktadır. Yenilenemez enerji kaynaklarının çevreye verdiği zararlar nelerdir? YENİLENEMEZ ENERJİ KAYNAKLARI ZARARLARI Kömür, doğalgaz ve petrol kaynaklı tüm enerji kullanımları, hava kirliliğine yol açan bazı gazların salgılanmasına neden olmaktadır. Aynı şekilde özellikle petrol enerjisi, hava kirliliğinin yanında toprak ve su kirliliğine de neden olur. Yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi nedir? Yenilenebilir Enerji Kaynakları ile enerji üretiminde dışa bağımlılık azalır. Yenilenebilir Enerji Kaynakları, enerji verimliliğinin artmasına yardımcı olur ve hava kirliliğinin azalmasını sağlar. Karbon emisyonunu azaltır ve çevre dostu bir enerji tüketimi sağlar. Yenilenebilir enerjinin faydaları nelerdir? Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Önemi Nedir? Kısa sürede yerine konulabilen bir enerji kaynağıdır. … Kirliliğe neden olmazlar, diğer yakıtlara oranla daha temiz kaynaklardır. Doğal olarak varlığını sürdürdüğü için alternatif ve tükenmeyen bir enerji kaynağıdır. Yenilenebilir enerji kullanımı neden artıyor? Çevre kirliğinin önüne geçmek ve yakıt krizi yaşamamak için, yerel kaynakları kullanarak hem daha ekonomik hem de sürekli üretim için alternatif enerji kaynakları ön plana çıkıyor. … Bu nedenle de tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı giderek artıyor. Enerji üretiminin çevreye verdiği zararlar nelerdir? Fosil yakıtların yakılması karbon dioksit, kükürt dioksit, azot oksit, parçacık halindeki maddeler ve toz salımına yol açar. Karbon dioksit küresel ısınmaya en fazla katkıda bulunan maddedir. Kükürt dioksit ve azot oksit asit yağmurlarına neden olur; parçacıklı maddelerle birlikte havanın kirlenmesinde rol oynar. Son yıllarda artan petrol fiyatlarının bir sonucu olarak ortaya çıkan alternatif enerji arayışları tüm dünyayı meşgul ederken, yenilenebilir enerji üretimi, doğal afet kaynaklı risk tehdidiyle karşı karşıya…Enerji üretimi için yenilenebilir kaynakların kullanılması, risk yönetiminin önemini arttırıyor. Yenilenebilir enerjide ülkeler arası rekabet artarken, dünyada ortaya çıkan doğal afetlerin yarattığı riskler yapılan yatırımları önemli ölçüde tehdit ediyor. Yenilenebilir enerji yatırımlarında doğal afet riski Yenilenebilir enerji sektörünün iklim kaynaklı riskler ve doğal afetler karşısındaki hassasiyeti, sektörün kâr marjını ve güvenilir finansman çabalarını da olumsuz etkileyebiliyor. Yenilenebilir enerji uygulamaları deprem, sel, fırtına, yer kayması, kasırga vb. birçok doğal afet kaynaklı riskler nedeniyle ciddi finansal kayıp riski ile her an karşı karşıya. Bu riskler karşısında, projelerin sürdürülebilir olması ve istikrarlı bir kazanç sağlaması için profesyonel risk yönetim uygulamalarına başvurulması gerekiyor. Risk, reasürans, emeklilik ve sağlık alanında profesyonel hizmetler sunan Aon, doğal afetlerin yenilenebilir enerji uygulamaları üzerindeki olumsuz etkisinin ve beraberinde ortaya çıkan risklerin veriye dayalı analizlerle ele alınmasını öneriyor. “Risk yönetimi doğru kurgulanmalı” Aon Türkiye İnşaat, Enerji, Denizcilik, Havacılık ve Plasman'dan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgür Erdem, yenilenebilir enerji sektöründe risk yönetiminin önemine dikkat çekerek, şunları söyledi “Doğal afet ve iklim kaynaklı risklerin yatırımlar üzerindeki etkisinin incelenmesinde tarihsel verilerin önemine dair farkındalık giderek artıyor. Ancak bu farkındalığın, yapılan yatırımlarla paralel olarak artmadığını görüyoruz. Yenilenebilir enerji yatırımlarının karlılığının her an doğal afet ve iklim kaynaklı risklerin tehdidi altında olduğu gerçeğini göz önüne aldığımızda, riski önlemek, maruz kalınan risklerin sigorta ile koruma altına alınmasını sağlamak, olası kayıpları belirlemek ve olası riskleri azaltmak adına risk yönetim uygulamalarının doğru kurgulanması önem arz ediyor. Tesislerin tasarımı, inşası ve işletilmesinin her aşamasında geçmiş verilere dayalı, ileriye dönük ve analitik bir risk yönetim yaklaşımına başvurulması, öncelikle doğal afet kaynakları risklerin öngörülerek hesaplanabilmesini mümkün kılarak, bu risklerin etkin ve verimli bir şekilde tanımlanmasını, yönetilmesini ve transfer edilebilmesini sağlayacak ve yıkıcı etkileri en aza indirecek çözümlerin geliştirilmesine katkıda bulunacaktır. Yatırımları tehdit eden diğer faktörler arasında yer alan iklim ve teknoloji seçimi kaynaklı risklere karşı da yine veri ve analitiğe dayalı profesyonel çözümler geliştirilmelidir. Özetle, yenilenebilir enerji sektöründe risk yönetiminin bel kemiğini veri ve analitiğin oluşturacağını ve sektörün gücünü risk yönetiminden alacağını söyleyebiliriz.” Türkiye’nin hedefleri Yenilenebilir enerji hem özel hem de kamu sektörünün enerji planlamalarının merkezinde yer alıyor. Özellikle devletler fosil yakıtların çevresel ve toplumsal maliyetlerini düşünerek yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirme konusuna önem veriyor. Örneğin, Avrupa Birliği, üye ülkelere toplam enerji tüketimlerinin yüzde 20'sinin yenilebilir enerji kaynaklarından oluşması hedefini getiriyor. Bu hedef, hükümetlerin yenilenebilir enerji uygulamalarını hızlandırmasında büyük rol oynuyor. Dünya Doğayı Koruma Vakfı WWF 2050 yılında küresel ölçekte yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçişi hedefliyor. Türkiye'de ise 2023 enerji stratejisi kapsamında yenilenebilir kaynakların elektrik üretimindeki payının yüzde 30'a çıkarılması ve ulaştırma sektörü ihtiyaçlarının yüzde 10'unun söz konusu kaynaklardan karşılanması hedefliyor. Türkiye'de enerji kaynakları Dünyadaki jeotermal enerji kaynaklarının yüzde 8'ine sahip olan Türkiye, birçok ülkeye oranla yenilenebilir enerjide zengin kaynaklara sahip bir ülke olarak nitelendiriliyor. International Energy Agency'nin 2016 verilerine göre, Türkiye'nin 67 terawattsaat hidroelektrik üretimiyle dünyadaki hidroelektrik üretiminin yüzde 1,6'sını karşılıyor. Aynı verilere göre, dünyanın beşinci en büyük hidroelektrik üreticisi olan Türkiye, ülke genelindeki toplam elektrik üretiminin yüzde 24,5'ini hidro kaynaklardan üretiyor. 2015 yılı itibarıyla Türkiye'nin toplam enerji kaynaklarının yaklaşık olarak yüzde 32'sini yenilenebilir kaynakların oluşturduğu görülüyor. Dünya yenilenebilir enerjiye yatırım yapıyor Bloomberg NEF'in verilerine göre 2017 yılında dünyada güneş enerjisine 161 milyar dolar, rüzgar enerjisine 107 milyar dolar, akıllı enerji teknolojilerine 49 milyar dolar, biyoenerjiye 7 milyar dolar ve diğer temiz enerji kaynaklarına 10 milyar dolar yatırım yapıldı. 2004'ten 2017'ye global temiz enerji yatırımı kümülatif olarak 2,9 trilyon dolara ulaştı. International Energy Agency'nin Renewables 2018 raporu verilerine göre, önümüzdeki beş yıl içinde dünyadaki enerji tüketiminin yüzde 40'ını yenilenebilir enerjiye dayalı kaynaklar oluşturacak. Dünya çapında tüketim ise 2017'de yüzde 5 artış gösterdi. Bu artış, toplam enerji tüketiminden 3 kat daha hızlı oldu. 2017 yılında dünyadaki enerji tüketiminin yarısı biyoenerji kaynaklarından karşılandı. Biyoenerjiyi sırasıyla rüzgar, güneş fotovoltaik ve hidro kaynaklar izledi. Benzer şekilde rapora göre, 2018-2023 arasında yenilenebilir enerjide en büyük büyüme yine biyoenerji segmentinde yaşanacak. Öte yandan, yenilenebilir teknolojilerin global enerji talebini karşılama payının ise 2023'de yüzde 12,4 seviyesine ulaşması bekleniyor. Ana SayfaE-BilgiMakaleYenilenebilir enerji kaynakları, yeryüzünde ve doğada çoğunlukla herhangi bir üretim sürecine prosesine ihtiyaç duymadan temin edilebilen, fosil kaynaklı kömür, petrol ve karbon türevi olmayan, elektrik enerjisi üretilirken CO2 emisyonu az bir seviyede gerçekleşen, çevreye zararı ve etkisi geleneksel enerji kaynaklarına göre çok daha düşük olan, sürekli bir devinimle yenilenen ve kullanılmaya hazır olarak doğada var olan hidrolik, rüzgâr, güneş, jeotermal, biyokütle, biyogaz, dalga, akıntı enerjisi ve gel-git, hidrojen gibi enerji kaynaklarını ifade eder. Kısaca, yenilenebilir enerji, doğada var olan ve sürekli kendini yenileyen enerji kaynağı demektir. Hidroelektrik enerji, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, jeotermal enerji, biyokütle enerjisi, gel -git enerjisi gibi kaynaklar yenilenebilir ve bunları kullanmakla eksilmeyen enerji Enerji Kaynaklarının Avantaj Ve DezavantajlarıÖzetle, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının olumlu yönleri aşağıdaki gibi sıralanabilir– Temiz olmaları – Hava kirliliğini azaltmaları – Su kirliliğini azaltmaları – Sera etkisini azaltmaları – Çekirdeksel kirliliği azaltmaları – Toprak erozyonunun azalması ve flora ve faunanın korunması – Yenilenebilir tükenmez olmaları – Yerli olmaları – Ekonomik olmaları – Dışsal toplumsal maliyetlerinin az olması – Yakıt maliyetlerinin az olması – Güvenlik maliyetlerinin az olması – İşletme maliyetlerinin az olması – Atıklarının yok edilme maliyetlerinin az olması – Ekonomik ömür sonu sökülme maliyetlerinin az olması – İş alanlarının istihdam olanakları fazla olması – Enerji sektöründe ülkenin bağımsız olmasını sağlamaları – İç ve dış barışı destekleyici olmaları – Çağdaş çağcıl olmaları – Bugünkü ve gelecek kuşakların haklarına saygılı olmaları – Ekolojik olmaları – Toplumsal ve ekonomik gelişmeyi desteklemeleri – Yakıt tekellerinin kırılmasını sağlamaları – Çekirdeksel nükleer silahların çoğalma riskini azaltmalarıSonuç olarak, başta çevresel üstünlükleri olmak üzere bütün olumlu özelliklerine karşın, yenilenebilir enerji kaynaklarının şu andaki kullanımları kısıtlıdır. Bunun çeşitli nedenleri bulunmaktadır, bunlar şöyle sıralanabilir– Dışsal maliyetlerin dikkate alınmaması yüzünden ekonomik açıdan pahalı kabul edilmeleri, kredi ve finansman düzeneklerinin yetersiz olması, ilk yatırım maliyetinin yüksek olması, bunu dengeleyecek yeterli kredi ve finansman düzeneklerinin bulunmaması. – Ulusal enerji plan ve politikalarında dikkate alınmaması ve öncelik verilmemesi. – Geleneksel fosil kaynakları destekleyen dolaylı ve dolaysız düzeneklerin bulunması. – Yasal ve yönetsel düzenlemelerin yetersiz olması. – Teknolojiler hakkında, bunların ekonomik ve toplumsal yararları konusunda bilgi sahibi olunmaması. – Teknoloji geliştirme konusunun gereğince desteklenmemesi. – Standartların gelişmemiş olması. – Çoğu ülkede üretime yönelik alt yapının bulunmaması.

yenilenebilir enerji kaynaklarının olumsuz etkileri